Çarşamba, Ekim 27, 2010

sarı, mavi, yeşil, turuncu...


Öyle birşeydir ki yatılı okullu olmak, sahip olduğunuz herşeyin genç yaşta kıymetini daha çok anlamaya başlarsınız. Daha çok sorumluluk vardır üzerinizde, kendin olma savaşı daha bir fazla verilir. 
Ama en güzeli, yanınızdaki hiç bir zaman bir rakip değil aksine hep bir yol arkadaşıdır.
Tüm alışkanlıklarınız, zevkleriniz, tercihleriniz birbirinden farklı da olsa zamanla ya aynı olursunuz ya da bunlarla yaşamayı öğrenirsiniz. Sonra birden bakmışsınız kardeş gibi olmuşsunuz.
Her ağladığınızda birden fazla kucak görürsünüz size açılan ve her kahkahanıza katılacak birden fazla kahkaha...
  O kahkahalar o kucaklar öyle bir yerleşir ki içinizde bir yere çıkarması kolay kolay mümkün olmaz. 
Daha önceki yazımda da bahsettiğim gibi kahkahalarına doymadığım arkadaşlarımın yanına olacağım 3 gün boyunca. En son 3 yıl önce ettiğim ziyaretten sonra bu sefer yine aynı heyecan aynı özlem -belki daha fazlası- ve aynı yaramazlık fikirleriyle dolu şekilde gidiyorum yanlarına..
4 yıl önce bıraktığım aynı sıcaklığı bulacağımdan şüphem olmaksınız gidiyorum hem de!
Elbette değiştik..
Artık bazen birimizi kahkahalara boğan şey kimimize çok saçma geliyor.
Konuşuyoruz, tartışıyoruz, yine hayallerimizden bahsediyoruz.
Olacak olmayacak ne varsa..
Bol bol dedikodu..
Herşey uyumlu olmuyor.
Ama birbimize açılan kucaklar hiç değişmiyor. 
Biz birbirimizi her şekilde seviyoruz.

P.s.1 Kızlar, çok özledim sizleri..Sanıyorum artık buluşma vakti gelmişti..Öpüyorum.
2 Resimlerin sabihi, canım arkadaşım, teşekkürler Ceydam.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...